Çocukluk Korkuları

 

Bebeklikten itibaren her insan hayat serüveni boyunca çeşitli korkular ile yüz yüze kalır. Gelişimsel korkular büyüme sürecinin parçasıdır ve aile, okul ve arkadaş ortamından oldukça etkilenirler.

Her gelişim dönemi farklı korkuları beraberinde getirir. Bu nedenle çocukluk korkuları ile baş etmede her şeyden önce gelişim dönemleri önemlidir. Çocuğun yaşadığı korkuyu anlamak için onun yaşının özelliklerini bilmek ve buna göre yaklaşmak gerekir. Örneğin 2-4 yaşlarında ki çocuklar karanlıktan, yalnız kalmaktan, yüksek seslerden, hayvanlardan, yükseklikten vb korkarlar. 5-6 yaşlarına geldiklerinde korkuları da kendileri gibi büyür. Bu yaşlarda çocuk hırsızdan, doktordan, depremlerden, izlediği yayınlardan vb korkmaya başlar. 7 yaş ve sonrasında ise başarısızlıktan, sınavlardan, eleştirilmekten korkma gibi daha soyut korkular baş gösterebilir. Çocuklar bu yaşlarda ölüm korkusu ile de tanışırlar. Ölüm korkusu kendini sevdiklerinden ayrılma, onları kaybetme, bilinmezlik, boşluk biçiminde gösterir. Bu yaşlarda çocuklar ölümü sorgulamaya başlarlar.

Ebeveynler öncelikle korkuların nedenini kavramalıdır. Platon’un dediği gibi “ Korku gelecek bir kötülüğü beklemedir”. Çocuğunuz hangi kötülüğü beklerken korkuyor? Bunu anlamak için çocuk ile iletişiminizi arttırın. Belki de onun daha çok dinlenmeye ve anlaşılmaya ihtiyacı var. Durum böyle iken onun korkularını yok saymak, yargılamak veya başkalarının yanında utandırmak korkuların pekişmesine neden olacaktır. Çocuğu zorlamayın ve onu her koşulda sevdiğinizi belli edin. Korkaklık yaptığında bile.

Korkuları kabul edin. Onları yok saymak, korkuları yok etmez. Korkan bir çocuğa ‘aslında korkmuyorsun, kocaman oldun artık, korkmaman lazım’ gibi ifadelerle yaklaşmak yerine, onun korkusunu anladığınızı hissettirin. Onu açığa çıkarın ve paylaşın. Çocukların deneyimleri bizlere göre azdır ve bu nedenle deneyimlemedikleri uyaranlarla karşılaştıklarında korku geliştirebilirler. ‘Korkacak ne var?’ diye düşünmeden önce çocukların deneyimlerinin kısıtlı olduğunu ve korkmamayı bilecek kadar hayat deneyiminin olmadığını hatırlayın.

 

Çocuğun kendini ifade etmesine izin vermek, onunla konuşmak, resim yapmak, oyun oynamak gibi sevgi ve şefkat dolu yaklaşımlarla, korkuları aşmasına yardımcı olabilirsiniz. Çocuk tehlikeden uzak ve güvende olduğunu hisseder ise emin adımlarla korkularının üstüne gidecektir.

 Bu süreçte yol kat etmekte zorlandığınızı düşünüyorsanız, korkular sizin ve çocuğunuzun hayatını engelliyorsa, bir uzman desteği alarak çocukluk korkularını birlikte aşabilirsiniz.

 

Optimist Psikoloji